Forumtagram Genel Forum Sitesine Hoş geldiniz!

Foruma Üye Olmadan, Konu açamaz, Yorum yapamaz ve Üyelerimizle Etkileşimde Bulunamazsınız. :)

Üye Ol!

Herkes kendi yüreği kadar anlar, yürek yazar, dil susar….

Öyle bir zamandayız ki;

Kuşlar yemlerini yerken ürkmesinler diye yolumuzu değiştirirdik öyle öğrendik biz. Mahallemizde bir cenaze olduğunda sesli gülmeye bile çekinirdik.

Zamanı çok suçlamak istemiyorum ama herşey çok değişti çok.Annem derdi de şaşkın şaşkın bakardım onun yüzüne.

Vesselam bu dünya hepimizi ayrı incitti…

Gününüz aydınlık olsun ne demeli ki …
 
Portakalı soyup başucuna neden koyduğunu sorgulamadan oyunlar oynamaya devam eden çocukluğumu özlüyorum.

Ve… bugünde şans eseri hayatta kalanlara selam olsun.Birilerinin umursamazlığı ve ihmali yüzünden hiç kimsenin ölmediği bir gün diliyorum….
 
Kendimi keşif yolculuğunun seyri yönelişlerimizle belirleniyor.

Özelliklerimizi bilmek istediğimizde kendimizden yansıyanlara yönelir, anda kalma gayreti içerisinde içsel olarak sürekli varlığımızı takip eder hale geliriz…
 
Öyle çok ihtiyacımız var ki bir kenarda sessizce, telaşsızca ve umursamazca oturup kendimizi dinlemeye.

İyi şeyler düşünüp, iyi şeyler hissetmeye….
 
Keşkelerin gereksizliğinin farkında olarak kim bilir kaç kere keşke demişizdir, diyoruzdur, diyeceğizdir….
 
Kendi halinde diye bir yer var bana dair….Kalbin yeterince yorulunca ruhun sessizce oraya yürür ya öyle işte.

Konuşmadığın ama hissettiğin ne varsa orada birikir.Vazgeçtiklerin, susarak taşıdıkların … ve en çok da kendine sakladıkların.

İnsan kendi halinde yaşayınca bu durum; içe doğru doğuş, bir kabulleniştir. Sana iyi gelmeyenlerden nazikçe uzak durmak, karmaşanın ortasında sadeliği seçmektir.
 
Kum saatini var gücümle sallasam bile her bir tanecik vaktinde düşecektir.Her şey olması gerektiği zamanda oluyor.Hayatın bu akışına inanıyorum ben.

Hayat kendi ritminde akıyor.Ne hızlandırabiliyoruz zamanı ne de geri alabiliriz bir anı….
 
Her yeni gün yalnızca bir sabah değil; yenilenmek ve farketmek için bir uyanıştır.

Hayatın bize verdiği armağanda işte tam burada başlar. Dünü geride bırakabilmek, bugüne yeniden başlayabilmek.

Düşünüyorumda her gün bana bir çağrıdır.Daha anlamlı yaşamak, kendimle barışmak ve hayatı sadece sürdürmek değil, onu hissederek yaşamak istiyorum…

Gününüz güzel olsun…
 
Bu zamanda güven kurmak lüks, bağ kurmak zahmet, sadık kalmak ise neredeyse unutulmuş bir meziyet artık.

İnsanların birbirini iade süresi dolmadan değiştirdiği bir dünyada, gerçek bir sevgi hala en kıymetli yatırım.
 
Vitrinler genişledikçe, değerler yüzeyselleşiyor. İlişkiler alışverişe dönmüş gibi, beğenilmeyen kalp hop raftan iniyor.Bir başkası hemen onun yerine konuyor.

Değişime açık olmak başka bir şey, duyguları bu kadar kolay silip atmak bambaşka.

Gün geliyor, dün herşeyini anlattığın bir yüz, ertesi gün göz göze bile gelmekten kaçınıyor.
 
Her güne niyet ederek başlıyorum.Bügün güzel şeyler olarak diye düşünüyorum.

Çünkü niyetler dualaşıyor.Dualarda gerçekleşiyor.
 
Sarı şapkalı, pembe elbiseli kahverengi saçlı bir kız. Yaz illüstrasyonu - Fotoğraf, Görsel


Spor yap, dramadan kaçın, güzel kok, para kazan, çevreni geliştir, az konuş, çok dua et en çokta kendini düşün demi ama…

Daha ne olsun gün başladı…
 
İnsanız işte;

Herşeye yetişmek ve mükemmel olmak zorunda değiliz.Yorulabiliriz, istemeyebiliriz, olmadı yeniden deneyebiliriz, dinlenebiliriz.

İnsanın işte diyorum bende; olduğu kadarıyla güzelim… :havalı: kendime izin veriyorum…
 
Acımasız dediğimiz zamanın halimize acıdığı zamanlardayız.

Keşke zaman kadar dürüst olabilsek.
Geldiği belli,
Gittiği belli,
Bittiği belli.

Ya insanın neyi belli ki?
 
Her sabah deneyecek gücüm olduğu için teşekkür, her akşam ilerlediğim yol için minnet…

Sabah uyandıran ışığa, çalıştığım bir masamda yerim olduğuna, öğrenmek için bitmeyen heyecanıma, yorulacak kadar da çok şanslı olduğuma şükrediyorum.
 
Söyleyeceğimiz çok şey var aslında. Ama üşeniyoruz.

Ve çok sıkıldık.

Önceleri bir hevesle acılarımızı paylaşacak insan ararken etrafımızda, şimdi kimseler soru sormasın istiyoruz....
 
Söylenecek bir şey yok değil, söylenecek o kadar şey arasından ne söyleyeceğimi seçemiyorum.

Karmaşık değil, basit değil bir şeyin içindeyim ama anlayabildiğim türden değil.

Hissettiklerim, hissetmeyi istediklerim ve hissetmeyi unuttuğum duygular beden bulup etrafımı sarmış.
 
İnsanı umursamaz yapan karakter yapıları değildir, her şeyi koşullar şekillendirir.

Hiç kimse durduk yere kendi kabuğuna çekilmez, bunu tetikleyen bir neden mutlaka vardır.

Hafif bir rüzgâra bile kaygı duyan insanlar dayanma gücü aşıldığında fırtınalara gülümsemeye başlar.

Zamanın şakası yoktur, vaktinde gerçekleşmeyen her şey insanı umursamaz yapabilir.
 
Bazen öyle şaşırıyorum ki;

Herşeyini bildiğim insanların ortalıklarda kendisini iyilik meleği gibi gösterdiğini görünce bilmem bilir misiniz? Aklıma şu söz geliyor;

Dışardan gördüm yeşil türbe, içine girdim estağfurullah tövbe …:hihi:
 
Ah ahhh… en büyük şansımız 90 larda çocuk olmaktı.Sonrası ne herşey yokuş aşağı.

O zamanlar kalbimizi kıran şey oyuncaklarımızı kaybetmekti belki.

Şimdi çok şey kaybettik ama farkında bile değiliz zaman geçtikçe anlıyoruz ki;

O yıllar sadece çocukluğumuz değil, en saf mutluluğumuzmuş…
 
Geri
Üst Alt